Üşümek değil, terlemek hasta ediyor! Bağışıklığınızı nasıl koruyabilirsiniz? Uzmanlar anlatıyor

Bağışıklık Sistemi ve Terleme Arasındaki İlişki: Uzman Görüşleri ve Bilimsel Veriler

Uzmanlara Göre Terlemenin Bağışıklık Sistemine Etkisi

Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden İmmünoloji Uzmanı Dr. Michael Starnbach, terlemenin soğuk algınlığı gibi hastalıklara zemin hazırlayabileceğini belirtiyor. Aşırı terleme durumlarında vücudun sıcaklık regülasyonu bozulabilir ve bu da bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve mikropların vücuda kolayca girmesine olanak tanıyabilir.

Dr. Sarah Brewer ise, terleme ile ilgili olarak kıyafet seçiminin önemini vurguluyor. Yanlış kıyafet seçimi terlemeye ve dolayısıyla ani ısı kaybına neden olabilir, bu da enfeksiyonlara davetiye çıkarabilir. Doğru kıyafetlerin seçilmesi ve terin hızla uzaklaştırılması, bu riskleri azaltmada etkili olabilir.

Bilimsel Araştırmalara Göre Terleme ve Bağışıklık İlişkisi

Son yayımlanan bir araştırmada, ani sıcaklık değişimlerinin bağışıklık sisteminin savunma mekanizmasını zayıflattığı ve üst solunum yolu hastalıklarının oluşumunu tetiklediği belirtiliyor. Ayrıca, terlemenin vücuttaki sıvı ve mineral kaybına yol açarak bağışıklık fonksiyonlarını etkileyebileceğini gösteren bir başka çalışma da bulunmaktadır.

Sağlık İçin Öneriler

1. Katmanlı Giyim: Nefes alabilen kumaşlardan yapılmış ve teri hızla uzaklaştıran giysiler tercih edilmelidir. Pamuklu yerine termal içlikler kullanmak faydalı olabilir.

2. Sıvı ve Elektrolit Dengesi: Terleme ile kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin yerine konması önemlidir. Bol su içmek ve gerekirse tuzlu ayran veya elektrolit içeren içecekler tüketmek faydalı olabilir.

3. Hava Koşullarına Uygun Giyinme: Fazla giyinmek terlemeye neden olabilir, bu nedenle hava koşullarına uygun giyinmeye özen gösterilmelidir.

4. Egzersiz Sonrası Soğuma: Egzersiz sonrası kuru kıyafetler giyilmeli ve ani soğuğa maruz kalınmamalıdır.

5. Bağışıklığı Desteklemek: C vitamini, çinko ve probiyotikler içeren besinler tüketerek bağışıklık sistemini güçlendirmek önemlidir.

Sağlık ve Terlemeyle İlgili Yanlış Bilinenler

Geleneksel olarak üşümekten dolayı hastalıkların ortaya çıktığı düşünülse de, uzmanlar vücut sıcaklığındaki ani değişimlerin asıl suçlu olduğunu belirtmektedir. Aşırı terleme sonucu vücut sıcaklığının hızla düşmesi, bağışıklık sistemini zayıflatarak enfeksiyonlara yol açabilir. Bu nedenle, terlemenin kontrol altına alınması büyük önem taşımaktadır.

Uzmanlardan Gelen Öneriler

Dr. Michael Starnbach, bağışıklık sisteminin güçlü kalması için vücut sıcaklığının dengede tutulmasının önemini vurgulamaktadır. Dr. Sarah Brewer ise doğru kıyafet seçimi ve yeterli sıvı tüketiminin terlemenin olumsuz etkilerini azaltmada kritik bir rol oynadığını belirtmektedir.

Related Posts

Kolesterol bildiğiniz gibi değil

Damar sertliği ve kalp krizi dendiğinde akla hemen LDL yani kötü kolesterol gelir. Tek suçlu gibi düşünülür… Oysa LDL yüksekliği, bu sorunların nedenlerinden sadece biridir… Çünkü başka tehlikeler de vardır.

Geri ödemeye alınan 5 kanser ilacı sağ kalım oranlarını artırıyor

Yeni düzenleme ile geri ödeme listesine alına 5 immünoterapi ilacı, 25 farklı kanser türünde sağ kalım oranlarını olumlu yönde etkiliyor. Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Buluş, “Bu ilaçlar, hastanın kendi bağışıklık sistemini harekete geçirerek tümör hücrelerine karşı etkinliğini artırıyor. Bu da hastalığın kontrol altına alınması, iyileşme süreci ve 5 yıllık sağ kalım oranlarının artırılmasında önemli avantajlar sağlıyor” dedi.

Yaz aylarında kalın giyinmek ‘pişik’ riskini artırıyor

Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte kalın kıyafetler giymeye devam edenlere, Dermatolog Dr. İnci Deniz İnanç’tan önemli bir uyarı geldi. Dr. İnanç, yaz aylarında kalın ve sentetik kıyafetlerin “pişik” riskini artırdığını söyledi.

Uzmanlardan sıcak havaya karşı kefir tavsiyesi

Uzmanlardan sıcak havaya karşı kefir tavsiyesi

Türkiye’de geçen yıl anne ölüm oranı yüz binde 11,5’e geriledi: En düşük seviye

Sağlık Bakanlığı, 2024’te anne ölüm oranının yüz bin canlı doğumda 11,5’e düştüğünü ve bu değerin Türkiye’de bugüne kadar kaydedilen en düşük oran olduğunu açıkladı. Bebek ve 5 yaş altı ölüm hızlarında da düşüş yaşandı. Açıklamada, bu başarıyla 2025 hedeflerinin aşıldığı belirtildi.

Merdiven altı zayıflama iğnelerindeki kontrolsüz tehlike

Merdiven altı zayıflama iğnelerindeki kontrolsüz tehlike